Skip to content
Yangın Söndürme Hidrantı

Yangın Söndürme Hidrantı

Malum burası Türkiye; Gündem o kadar hızlı değişir ki sürekli bir yere bakmaktan nevriniz döner bildiğiniz doğruları unutur, istemsiz sürü psikolojisine ayak uydurur günlerinizi heba edersiniz. ‘’Her aileden 3 çocuk istiyorum, Türkiye’yi yeşerteceğiz ’’ söylemlerini sıkça duyarsınız. Aslında her iki söylem de özünde birbirlerine çok benzerler. Dünyaya gelmesini sağladığın çocukla ilgilenmezsen veya bağışladığın fidanın takibini yapmazsan sonuç her zaman hüsran olur tıpkı bugün yaşanılanlar gibi. Diyeceğim o ki, bir çocuğu dünyaya getirmekle bir fidan bağışlamak arasında çok fark yoktur.

Binlerce fidan bağışlandı. Bu fidanları kim, nereye, ne zaman, nasıl dikecek?

İlginçlikler ülkesiyiz vesselam.

Ülkem yanmaya devam ediyor, 17-20 tl olan eldivenler 90 tl olmuş ve su taşıyacak tanker yokken biz fidan bağışı yapmak için sıraya girdik.

Neden sürekli aynı yöne bakıyoruz?

Şunu diyebilirsiniz “ne var bunda?”.

Elbette bir şey yok lakin yangınlar devam ediyor, börtü böcek yanıyor, insanlar ölüyor. Şunu demek istiyorum, önceliklerimiz olmalıyken neden biz sürü halinde hareket ediyoruz.

Yangınlar bir söndürülsün, toprak temizlensin, aklı selim projeler yazılsın ve ülkemizi tekrar yeşertmek için seferberlik ilan edelim.

Alışık olmadığımız bu senaryonun hayata geçmesi için önümüzde engel olmadığını düşünenlerdenim.

Padişah 3. Murat bir ferman hazırlatıyor, gelin bakalım ne demek istemiş?

Görüldüğü üzere fermana bakıldığında yarınları dünden görmek çok zor değilmiş. Aslında sadece dün yapılanları taklit edebilseydik daha temiz ve yaşanılabilir bir dünya sabahına uyanmış olurduk. Hidrant diğer bir değişle su musluğu ormanlar tasarlanırken neden unutulur?

Hidrant neydi kısaca hatırlayalım; Yangın musluğu, yangın anında itfaiye tarafından hortum bağlanarak kullanılmak amacıyla yerleşim yerlerinin ve binaların değişik yerlerine yerleştirilmiş bir çeşit su vanasıdır. Kuru ve ıslak tip olmak üzere iki tür olurlar. Kış aylarında donmanın göründüğü yerlerde kuru tip olanlar kullanılır. Kısaca hidrant bu şekilde tanımlanırken biz genelde hidrantların isimlerini bilmeden demir parçası şeklinde sokaklarda görürüz.

Soru şu olsun; Ormanlarda Hidrant neden yok?

Yangınlar hakkında aslında mevzuat var bakınız;

https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/3.5.200712937.pdf mevzuat ve yönetmelik ne kadar uygulanır bilinmez, lakin bir ilginçlikten daha bahsetmek istiyorum.

İngiliz tip yangın rekoru

Alman tip yangın rekoru

Amerikan tip yangın rekoru

Fransız tip yangın rakoru

Rus tip yangın rekoru

Ülkemizde kullanılan ve hortumların ucuna takılan rekorların genel ayrımı bu şekildedir. Dikkat ederseniz sistemimizde Türk tipi bir rakor yok, böyle olunca böylesi büyük yangınlarda farklı bölgelerden gelen araçlar sorunlar yaşayabilmektedir. Olması gereken; her bölge için olasılıklar düşünülüp en olumsuz senaryo üzerinde acil eylem planları oluşturmalı ve her yıl çaresiz kaldığımız bu yangın savaşlarında artık kazanan taraf olmalıyız.

Değinmeden geçemeyeceğim her yıl neden milyonlarca metre hortum üretimi yaparız ve bu hortumları yangın alanında omuzlarda insan gücü ile taşımak zorunda kalırız? İki önemli nedeni var birincisi hortumlar yeterince sağlam değil, ikincisi ormanlarımızı nizami kurgulamıyoruz, Oysa ormanlarımız nizami kurgulanıp her yıl bakımları yapılsa ve o hortumlar yangın yerlerine güçlü araçlar ile yönlendirilse inanın kayıplar çok daha az olacaktır. Neden yapılmıyor sorusunun cevabını vicdanlara bırakıyorum.

Son olarak, başlıkta değindiğim üzere fidan bağışlamak veya 3 çocuk yapmakla görevinizin ilk aşamasını tamamlamış bulunuyorsunuz sonrası ve zor olanı çocuklarınızı vatanını seven vatanına ihanet etmeyen evlatlar olarak yetiştirmek.

Bağışladığınız fidanlara gelince, o fidanlar maalesef kendiliğinden ağaç olamıyorlar…

”Vatanını En Çok Seven Görevini En İyi Yapandır”

Sevgiyle kalın

Henüz yorum yapılmamış, sesinizi aşağıya ekleyin!


Bir Yorum Ekle

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir